Herkese merhabalar;
Bu konuyu ilk ben açayım dedim.
Kısaca kendimi tanıtayım öncelikle..
İsmim Ali.. 2000'li yılların ortasından beri bilgisayar başında bir fiil oturan bir kişiyim. Aynı zamanda elektrik-elektronik mühendisiyim ve İTÜ Enerji Enstitüsü, Yenilenebilir Enerji Programı eğitimi aldım. Tam olarak yaptığım iş, güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik santralleri kurmaktır.
Ailem 1960'larda Gilan şehrinden Bursa'ya göçmüşler. Yıllardır ailemle beraber Bursa'nın balkan göçmenleri ile dolu olan bir mahallesinde yaşıyorum.
Böyle bir sayfayı neden kurmak istedik?
Maalesef bugüne kadar oturup düşünülmüş bir Rumeli göçmenlerinin oluştuğu bir dataya sahip değiliz. Belirli ülkelerde ve belirli toplulukların olduğundan kısa bilgilerimiz var sadece...
En son Telaviv'li yahudi olan bir kişi ile konuştuğumda, sahip olduğu topluluklar hangi ülke de ne var ise, meslek grubuna kadar ulaşıp fayda sağlanabileceği mesleki faydaya kadar bilgi sahibi olduğunu söylemişlerdi. Doğal olarak şaşırmıştım..
Burada kişisel "özlük" ve "kişisel bilgi" detaylarının toplanmasından bahsetmiyorum. Ahmet abi mobilyacıdır, Adem abi kadın giyim ürünleri satar.. Demek istediğim sadece bundan ibaret...
Şu anda "Bursa Esnafı" isminde bir projeyi tamamlamak üzereyim. Proje kapsamında, insanlar mahallelerindeki bakkalara kadar mobil uygulama yardımı ile ulaşabilir hale gelecekler ve yerel otoritelerden de gerekli desteği alacak gibi duruyor.
Yine yakın zamanda beni ziyarete gelen Bursa'da merkezi bulunan Tüm Rumeli Dernekleri Federasyonu başkanı'da rumeli esnafı gibi bir portal yapabilme üzerine finansman sağlayarak projeyi uygulayalım demişti. Fakat bu işleri ben veya başka yazılımcı da yapsa, yine yetersiz kalabilir demiştim. Çünkü federasyonlar ve dernekler, sadece kendi bünyesindeki üyelere destek sağlamak üzerine kurulu yapılardır. Mevcut imkanları nedeniyle pek dışarıya açılmak istemezler...
Dün sevgili @unalmetin abim ile telefonda görüştüğümde, Brezilya'da bile Arnavut'lardan oluşan bir mahalle olduğundan bahsetmişti. Aslında çok büyük bir topluluğa sahibiz fakat geçmişteki kültürel gerekçeler nedeniyle birbirimizi göremiyoruz. Farkında bile değiliz.
Sizler böyle portallara gerek olmadığını ve sosyal medyanın da bu konuda yeterli olacağına inanabilirsiniz. 20 yıldır yazılımla ilgilenen birisi olarak söylüyorum.. "Sosyal medya bu işlerde hiçbir işe yaramaz" ve size bunu bir anektod ile kanıtlamak isterim.
Benim kendime ait bir blog sayfam var bu blog sayfamda arasıra yazılar yayınlarım.. İnsanlar beni kişisel olarak kimse tanımaz ve tanımasına da gerekte yok zaten.. Yazdığım yazılardan bir tanesi, Sanal kumar sitelerinin teknik olarak nasıl kurulduğu ve sanal bahis sitelerinin insanları nasıl dolandırdığı ile alakalıydı. ( O yazımı merak edenler buraya tıklayabilirler)
Örneğin sosyal medyada bir kişi sanal kumar üzerine araştırmalar yapsa, karşısına artık sosyal medya yazılım algoritmaları gereği, kumarı özendirecek veriler çıkartırlar. Fakat bizim comminity'lerden de haberdar etmezler. Çünkü böyle bir yazılım algoritması söz konusu değil.
Neyse, sanal bahis siteleri hakkında yazdığım o yazıdan bir kaç ay sonra bir tane e-posta aldım.. E-Posta Afyon'dan gelmişti ve "Ali kardeşim, bana büyük bir iyilik yaptın lütfen sana ulaşabilir miyim?" diyordu. Mevzuyu da anlamadım şaşırdım.
Kendisinden telefon numarasını istedim ve aradım.
Adamın 16 yaşında çocuğu vardı. Sanal bahis sitelerin içine gömülmüş artık babasıyla para nedeniyle her gün kavga eder hale gelmiş. Tabi bu çocuk ve kafadar arkadaşları aylar sonra baba parasıyla işlerin dönemeyeceğini anlayınca, internetten sanal bahis siteleri nasıl kurabiliriz diye araştırmalar yapmaya başlamışlar. Arama motorlarından benim yazdığım yazıyı ve arka plandaki teknik dolandırıcılıkları görünce, çocuklar onların anlayacağı dilde nasıl dolandırıldıklarını net birşekilde kavrayarak sanal bahisten tamamen vazgeçmişler. Tabi bu olaydan bir süre sonra da, babasına mevzuyu anlatınca, o yazıyı gönder bakalım kimmiş bunu yazan derken konu bana kadar gelmişti.
Mevzu bununla kalmamıştı. Rusya'dan bir kumar sitesi, kendi internet sitelerinde benim oynamam için 3000 dolarlık teklifte bulundular ve karşılığında yazıyı kaldırmamı istediler 🙂 İşlerine taş koymuşum.. Kabul ettim mi? Tabikide hayır...
Sosyal medya bir bilgilenme aracı yerine göre değildir. İnsanlar aradıklarını arama motorlarına yazarlar ve arama motorlarında bulurlar. Teknik olarak tamamen sistem buna dayalıdır ve biz insan evlatları, yazıyı kullanmaktan vazgeçmediğimiz sürece de buna dayalı olacaktır.
Her zaman sevgili @bilinmeyenkullanici hocama diyorum.. Bundan 1 yıl önce twitter'da yazdığınız yazı orada kayboldu gitti. Artık yok 🙂 Aynı yazıyı kendi elimizle kontrol ettiğimiz bir portalda yayınlasak, arama motorlarında görünmeye hep devam edecek ve birilerinide etkilemeye devam edecek. Tamamen tezim bundan ibarettir 🙂 Bunu da yukarıda bahsettiğim gibi 20 yıllık tecrübelerime dayanarak söylüyorum. Diğer bir deyişle, beni twitter'da 600 kişi takip ediyor. Az bir rakam değil mi? Ama yukarıda bahsettiğim blog sayfam 2020 yılında dünya genelinde 670 binden fazla insan tarafından ziyaret edilmiş. Ben zaten vereceğimi vermişim ve gitmiş. He ayrıca o blog sayfasının reklam gelirlerini, dönemsel olarak Lösev, TSK Güçlendirme Vakfı gibi yerlere de bağış yapıyorum. Bilginin zekatını vermek herhalde böyle birşey olsa gerek...
Whatsapp gruplarında yazılanlar zaten uçup gidiyor bile 🙂 Bunları saymıyorum.
Son olarak, merak eden arkadaşlarım olmuştu ve bana özeleden de yazmışlardı. Bu sitede hiçbir zaman reklam yayınlamayacağım, bir gelir elde etme amaçlı kurulan portal değildir. Fakat sayfanın tüketeceği veritabanı alanı Allah nasip eder de, astronomik seviyelere ulaşır ise, o gün geldiğinde tabikide düşünülür. O güne kadar hiç bir problemimiz yok diyebilirim 🙂
Konuyu toparlar isek, Niyet ettik, Allah rızası için, dünyanın bir çok ülkesindeki aynı topraklardan göçmüş evlatlara ve onların duygu düşüncelerini paylaşmasına daha objektif ve teknik olanaklar sunmaya diyelim 🙂
Bu sayfa bizimdir, istediğiniz gibi kullanabilirsiniz 🙂
Sevgiler
Admin 🙂
